Ana Sayfa Ordu Haber 17 Ekim 2018 386 Görüntüleme

BU DERNEK İŞSİZLİĞE DERMAN OLUYOR“GENCİM ARI GİBİ ÇALIŞIYORUM”

Gölköy-Ordulular Dernek Başkanlığı, “Gencim arı gibi çalışıyorum‘´ projesi kapsamında gençlerin iş ve meslek sahibi olmaları yolunda eğitim ve uygulama çalışmalarını il dışında da sürdürmeye devam ediyor.

Gölköy-Ordulular Dernek Başkanlığı, “Gencim arı gibi çalışıyorum‘´ projesi kapsamında gençlerin iş ve meslek sahibi olmaları yolunda eğitim ve uygulama çalışmalarını il dışında da sürdürmeye devam ediyor.

Dernek Başkanı Enver Top, Gölköy’de yaşları 19 ila 24 arasında olan 15 genci Antalya’nın ardından bu kez de Muğla’ya götürerek uygulamalı eğitim çalışmaları yapmalarını sağladıklarını söyledi.

Gölköy-Ordulular Dernek Başkanı Enver Top, Ordu Gölköylüler Eğitim, Kültür ve Yardımlaşma Derneği tarafından yürütülen Gencim Arı Gibi Çalışıyorum projesinde gençlerin önünü açmak, onları çeşitli mesleklere yönlendirebilmek açısından önemli olduğunu ifade ederek, “Arıcılık sektöründe yeni genç bireyler gelişmiyor. Biz de bu açığı kapatmak için bu projeyi başlattık. Proje ile gençler iş sahibi oluyor” dedi.

“GENÇLERİ İŞ VE MESLEK SAHİBİ YAPIYORUZ”

Gencim Arı Gibi Çalışıyorum projesinin birinci etabını Antalya´da uyguladıklarını anımsatan Başkan Enver Top, “Gölköy´de boşta kalan bir sürü gençlerimiz vardı. Bu gençleri arıcılık sektörüne kazandırmak adına ”Gencim arı gibi çalışıyorum” projesiyle gençleri iş ve meslek sahibi yapıyoruz. Arı deyince ilk akla bal geliyor. Aslına bakıldığı zaman bal yemeğin yanında garnitür olarak görüyorum. Polen, propolis ve arı sütü daha fazla gelir getiren bir ürün.

Arı sütünü evde oturan hanımlarımızın yapabileceği bir iş olarak görüyorum. Biz bu kurumda bayanlarımızı eğittik, bu bayanlar şuanda arı sütü üretiyor. 19-24 yaşları arasında 7´si erkek 8´i kız olan gençlerimizi birinci dönem Antalya olmak üzere 5 gün boyunca eğitimini verdik.

Şimdi de ikinci dönem olmak üzere Muğla´ya gittik. Muğla´da bal sağmayı, yani bal hasadını öğrettik. Bu gençler Gölköylü olup belki de hayatlarında ilk kez 5 yıldızlı otellerde kalma fırsatı bulan gençlerimiz. Çeşitli mahallelerden karma bir gençlik oluşturduk” diye konuştu.

“ARICILIĞIN, BALIN TANITIMINI İYİ YAPAMADIĞIMIZI DÜŞÜNÜYORUM”

Başkan Top, açıklamasının devamında şunları söyledi; “Arıcılık Araştırma Enstitüsü Müdürlüğünde çalıştığım ve sektörün içerisinde 20 yılı aşkın bir süredir hizmet verdiğim için yaşlanan bir arıcılık sektörü olduğunu gözlemledik. Arıcılık her sektörün yaptığı bir işe dönüştü. Bunun meslek haline dönüşmesi konusunda yurt dışı gezilerimizde ve fuarlarda anketler yapıyoruz.

Bir fuarda projemiz ile ilgili 3-4 günde 550 kişinin görüşünü almışız, ortaya çıkan sonuç bu işi yapanın %76´sı yaşlı bir nüfusa tekâmül ediyor. Gençler bu sektöre yönelmiyorlar. Babamız çile çekiyor ben bu işi neden yapayım diyor. Sonuçta ben biliyorum gözüyle bilinçsiz bir şekilde yapılan arıcılık olduğunu gözlemliyoruz. Ulubey ilçemizde bulunan meslek yüksekokulunda arıcılık ile ilgili dalımız var, ama öğrencimiz yok. Ordu ili olarak arıcılık konusunda Türkiye´nin birincisiyiz.

Ordu ilinde 130 ülkedeki arıcıdan daha fazla arıcımız var. Bu alanda kurum tecrübelerimizi projelerle değerlendirelim istedik. 2009 yılından beri benim de içerisinde olduğum “Arım balım peteğim” projemizle arıcılarımızın önünü açtık. Bu proje ile Avrupa´ya açıldık. Bu proje kapsamında büyük bir şirket kuruldu. Şimdi Oray Bir bal alıyor. Türkiye´deki bütün arıcılar bir araya gelse böyle bir tesisi kuramaz.

Bu tesis 75 milyon TL ye mal olmuş Ordu ili açısından devasa bir firma. Bu para tamamen Avrupa birliğinden alındı. Ürününe güven arıcı ürününü rahatça buraya teslim edebiliyor. Burada her bal alınmıyor. Yapılan tahliller sonrasında standartlara uyan bal sisteme giriyor. Onun dışında olan ballar sisteme giremiyor. Bu tesisten çıkan ürünün paketinin arkasında Avrupa birliğinin logosu ve Türkiye Cumhuriyetinin bayrağı ile birlikte Ordu Arıcılık Araştırma Enstitüsü Avrupa Birliği tesislerinde paketlenmiştir ibaresi var.

Şahıslardan alınan ballar burada sisteme girildiği için o isimlere girildiği zaman balın ne kalitede olduğunu görebiliyorsun. Siz bu vesile ile dünyaya açılan bir pencere oluyorsunuz. Biz Avrupa Birliği´nde rüştünü ispatlamış 50 kişi ile bal konusunda tüm Türkiye´yi dolaştık. Şeker veren arıcıdan şeker vermeyen arıcının daha fazla para kazandığını gördük. Şeker veren arıcı 50 ton, şeker vermeyen arıcı birkaç ton bal yaparken şeker veren arıcıdan daha fazla para kazanıyor. Arısına şeker veren arıcı şekerciye çalışırken, arısına şeker vermeyen arıcı doğadan aldığını bizlere sunuyor.

Şunu açık yüreklilikle söylemek isterim, biz burada arıcılığın, balın tanıtımını iyi yapamadığımızı düşünüyorum. Geçen yıl burada bal festivali yapmıştık. Bu işi tekrar yapmak için çalışmalarımız sürüyor. Arıcılığın, balın başkenti Ordu diyoruz. En fazla arıcının olduğu il olarak Ordu ilinin olduğunu görüyoruz.

Bal festivali ile ilgili olarak birlik başkanımızla ve yeni kurulan şirketimizin yönetim kuruluyla görüştük. Birkaç gün içerisinde Ordu Büyükşehir Belediye Başkanımız Engin Bey ile görüşeceğiz. Artık Ordu ilimizin bal festivaliyle anılan bir il olması lazım.”

Tasarım | Fega Bilişim Teknolojileri