KİMSENİN AŞINDA İŞİNDE DEĞİLİZ
Kimsenin ekmeğiyle, aşıyla, işiyle asla işimiz olmaz, bu zamana kadar da olmamıştır. Bizim sokakları istila ederek insanlara manevi baskı yapan duygu sömürücüleri olarak adlandırılan dilencilerle uğraşımızın nedeni, Ordu’nun dilenci değil TURİZM şehri olarak geleceğe adını yazdırmasını isteğimizdendir.
Yoksa kimsenin işinde aşında gözümüz yoktur!
Çünkü bu şehir yeni bir kimlik kazanmak üzere iken DİLENCİ şehri olarak adlandırılmayı haketmiyor.
Korna Sesleri
Bundan yıllar öncesini hatırlayanlar muhakkak vardır.
Cadde ve sokaklarda “Klakson çalınmaz” tabelaları vardı.
Çoğu sürücü de, bu tabelaları gördüklerinde utanır ve korna çalmazdı.
Sonra ne olduysa oldu.
Üzerinde Klakson resmi üzerinde çarpı işareti bulunan tabelalar kaldırıldı.
Sonra da bir daha konulmadı.
Gelelim Ordu’ya
Ordu bu konuda belki en kötü kentlerin başında geliyor.
Öyle sürücüler var ki, analarından adeta korna ve eksoz sesi bağırtması ile doğmuşlar.
Öyle bir alışkanlık olmuş ki gece yarıları korna çalmak, hiçbir neden yokken bile kornaya yüklenebiliyor insan kılıklıları!
Bunu yaparken, çevrede cenaze, hasta mı var?,yarın çocuklar hayati bir sınava mı giriyor? Umurlarında bile değil.
Artık hastalık haline gelmiş bir alışkanlık olan korna çalma hakkını sonuna kadar kullanıyorlar.
Evet istedikleri gibi kullanıyorlar kullanmaya devamda edecekler..
BAYLOCK KULLANAN YÖNETİCİ
Ne yazarsak yazalım adam hala görevinin başında ve sokakta elini kolunu sallayarak geziyor..
Cumhurbaşkanımızın “BAYLOCK kullanan babamın oğlu da olsa gözünün yaşına bakmam” diyerek açıktan verdiği mesaja rağmen Baylock kullandığı mesajlar ve görüşmelerle kesinleşen gözaltına alınıp denetimli serbestlikten yararlandırılan yönetici için hala bir işlem yapılmaması kafalarda soru işareti yaratmaya başladı.
Türkiye Cumhuriyeti devlerine baş kaldıran Cumhurbaşkanımıza sabotaj düzenleyen Türkiye Büyük Millet Meclisimize silahlı saldır yaparak Türk askerine ve tanklarımızı korumak isteyen vatansever sivil vatandaşlarımızın üzerine ateş açan vatan hainlerinin işbirlikçisi olan BAYLOCKÇU hainlerin aramızda dolaşması kanımıza dokunuyor..
Hamam Kültürü
Hamam kültürü Osmanlı geleneğidir.
Ne hikmetse yeni nesil insanlarımız hamam kültürünü pek bilmezler..
Sadece eski geleneği yaşatmak isteyen hamam zevkinden mahrum kalmak istemeyen birkaç insan sayesinde bugün hamamlar ayakta kalıyor.
Oysa insan sağlığı açısından hamamın faydaları saymakla bitmez.
Bugün Ordu’da zor şartlar altında Hamam geleneğini yaşatmak için kollarını sıvayan Hacı Hikmet ve Mehmet Eryuva kardeşlere sahip çıkmak bizlerin görevi olmalıdır.