Trafik terörü her gün can almaya devam ediyor. Bence maalesef ülkemizde ciddi manada trafik eğitimi verilmiyor. Halbuki gelişmiş bütün ülkelerde trafik eğitimi ana okullarından başlıyor. Bizde de trafik eğitimi veriliyor ama niteliği konusunda ciddi şüphelerimiz var. Sürücülerimiz, trafik kurallarına riayet etme noktasında gerekli özeni ve dikkati göstermiyorlar. Gün içinde trafikte seyir halindeyken birçok defa trafik kurallarının ihlal edildiğine şahit oluyoruz. En son Ulubey’de düğün sonrası İstanbul’a gitmek üzere  yola çıkan Ufuk-Özge Akgün çiftinin mutluluklarını bitiren kaza… Öğrendiğimize göre, bu kazaya aşırı hız nedeniyle yol hakimiyetini kaybeden bir sürücü sebebiyet vermişti. Bu hepimizin başına gelebilir. Her şeyden habersiz yolumuza devam ederken tamamen sizin kontrolünüzün dışında gelişen ve trafik kurallarını ihlal eden sorumsuz sürücüler nedeniyle trafikte olan herkes kazaya karışabilir.
Şimdi burada durmak gerek, Trafik polislerinin, zabıtanın ve jandarmanın ciddi manada denetim yapması, kural ihlali yapan sürücülere cezai müeyyidenin yanında trafikten men gibi cezaları da uygulaması gerekiyor. Ne yazık ki trafik kurallarını ihlal edenlere karşı caydırıcı müeyyideler uygulanmıyor. Bu konuda en büyük sorumluluk Emniyete düşüyor. Emniyet Trafik Şube Müdürlüğü varlığını göstermeli. Görev ve sorumluluklarını yerine getirmeli. Onlara bu sorumluluklarını tekrar hatırlatıyoruz! Yetki ve sorumluluğu ne ise bunları yerine getirmekten asla çekinmemeli. Kimsenin gözünün yaşına bakılmamalı. Kural ne ise harfiyen yerine getirilmeli. Eğer gerekli tedbirler alınmazsa her an birilerinin canı yanabilir. Hiç kimse ben trafik kazasına karışmam, kazalar beni etkilemez, ben çok iyi bir sürücüyüm diye düşünmemeli. Biz kaza yapmazsak bile, kaza bizi bulabilir.