Ana Sayfa Yazarlar 6.04.2021 949 Görüntüleme
Temel AŞAR

Hayat ne uzun ne kısa sadece yaşadığın gün kadardır.

Haksızlığa Son Verilmeli

 

Salgın nedeniyle,  Ordu’da ki yeme-içme yerleri akşam 19.00’da kapanmak zorunda.
Yani…
“Akşam şöyle birkaç arkadaşla bir mekana gidip oturayım, sohbet eşliğinde hem bir şeyler yiyeyim hem de bir iki bir şey parlatayım. Böylece güzel bir gece geçireyim” diyemiyorsunuz.
Çünkü yukarıda da söylediğimiz üzere,  şehirde bunu yapabileceğiniz açık mekan yok…
Fakat….
“İlla ki bunu yapacağım!” diyorsanız, bunun tek yöntemi var: o da  “Otel Restoranları”
Gidiyorsunuz otele…
Sizin önce otel müşterisi olarak kaydınızı alıyorlar.
Otel restoranları otel müşterileri için gece geç saate kadar açık olduğu için, oturuyorsunuz restorana ve arkadaşlarınızla birlikte gecenin geç saatlerine kadar rahatlıkla yiyip içebiliyorsunuz.

Böylece; o saatte,  şehirdeki tüm restoranlar kapalıyken, siz yemeli-içmeli, üstelik kuralları ihlal etmeden, belki biraz fazla ödeme yapmak suretiyle güzel bir gecenin sonunu getirebiliyorsunuz.
Sonra; ister yolda yakalanmayacağınıza inanıyorsanız binip aracınıza gidin evinize…
Ya da…
Müşteri olarak kaydınızın yapıldığı otelde yatıp sabahlayın…
***
Akşam saatlerinde restoranlar kapalıyken, otel restoranlarının açık olması ve insanların otel müşterisi kaydı ile otel restoranında hiçbir sınırlama olmaksızın yiyip-içebilmeleri , ister istemez haksız bir rekabete yol açıyor.
İşte bu yöndeki haksız rekabet yakınmaları üzerine valilik, otel restoranlarının, yukarıda bahsettiğimiz şekilde,  amacı dışında kullanımını engellemek için bir karar aldı.
Alınan karar doğrultusunda, otel müşterilerinin, belirli olağanüstü haller dışında otelde 5 günden fazla konaklamasını yasakladı.
Alınan bu karar meseleyi ne kadar halletti bilemiyoruz.
Ancak…
Otel restoranlarının bu karar sonrası da aynı şekilde dolu olduğu hesap edildiğinde, alınan kararın pek etkili olmadığı çıkıyor ortaya.
Zira…
Halen şehirdeki lokanta ve mekanlar akşam 19,00 da kapanıyor, hala otel restoranları gece geç saatlere kadar tıklım tıklım doluyor.
***
İsmini elbette vermeyeceğiz ama “Bu meselenin nasıl hallolacağını en iyi otel yöneticisi bilir” dedik kendi kendimize ve sorduk bir otelciye…
Aslında meselenin hallinin çok basit olduğunu söyledi önce…
Ardından da;
-“Örneğin; Otel restoranları 21.00 den sonra otel müşterisine hizmet vermeyecek. O saatten sonra otel müşterilerinin yeme-içme istekleri oda servisi şeklinde yerine getirilecek” diye bir karar alınsa ve uygulamaya konulsa, inanın bu mesele kökünden hallolur” dedi.
Düşündük, hiç de fena fikir değil…
Tabii bizim düşüncemiz bir şey ifade etmiyor…
Önemli olan şehri yönetenlerin ne düşündüğü ve bu meseleye ilişkin ne yapacağı…
bir şeyler yapılırsa ne ala…
Yapılmazsa, şehirdeki haksız rekabete ilişkin yakınmalar devam edecek…
Hem de salgının tam ortasındayken…

 

Tasarım | Fega Bilişim Teknolojileri